Sümer Tanrıları Annunakiler yani “Gökten Gelen Elliler” ya da “Gökteki Büyük Tanrı An’ın Ardılları” hakkında şaşkına çevirecek bir hikâye var. Sümerlerin tabletlerinde anlattığı 12. Gezegen Niburu’dan geliyorlar. 2.5- 3 metre boyundalar. Gezegenlerinin atmosferindeki sorunu çözmek için altınımızı istiyorlar ve altını çıkarmak için işçiye ihtiyaç duyup, insanı çeşitli genetik deneylerin ardından oluşturuyorlar. Kendi DNA’ larını da verdikleri insanların dişileriyle birleşiyorlar ve böylece dev olan NEFİLİM’ ler doğuyor. Annunakiler, ortalama 3600 yıl yaşıyorlar ve ölümsüzlüğün sırrına da sahipler.
Her 3.600 yılda bir dünyamıza yaklaştığı ileri sürülen, Niburu/ X Planet, Sümer Tanrıları Annunakiler’in geldiği yer. Ve Niburu Güneş sistemindeki en dış gezegen. Annunakilerin 445 bin yıl önce dünyamıza geldikleri ve bir sebeple 4 bin yıl önce gezegenimizden ayrıldıklarını anlatan mitler var.
“Uzaylı Atalar” miti gerçekten ilginçtir. Irak’ta bulunan binlerde Sümer kil tabletlerinde, Annunakiler anlatılmaktadır. Peki, ya bu insanların kolektif bilinci ile oluşturulmuş ve devredilmiş bir hikâye değil de gerçekse; ya Annunakiler gerçekten dünyada varlık gösterdi ve hatta hiç gitmedi ise?
Sümer yazıtlarına göre Anunnaki, panteondaki en güçlü tanrılardır. Göklerin tanrısı An ile yeryüzünün tanrıçası Ki’nin torunlarıdır ve asıl işlevleri insanlığın kaderini kararlaştırmaktır. Anunnaki teriminin bilinen en eski kullanımları, Sümerlerde, Gudea egemenliği ile Ur’un üçüncü hanedanlığı döneminde yazılmış olan yazıtlardan gelmektedir. Terim, ulaşılan en eski metinlerde Sümer panteonundaki en güçlü ve önemli tanrılara uygulanmıştır: Gök Tanrısı An’ın soyundan gelenler. Bu tanrı grubu muhtemelen “karar alan yedi tanrı”yı içeriyordu: An, Enlil, Enki, Ninhursag, Nanna, Utu ve İnanna.
Annunakilerin Sümer Mitolojisindeki yeri çok güçlü. Astronomi, matematik, ülke yönetimi, eğitim, kanun yapıcılık vb. pek çok alanda bilgili Sümerler, çağının çok ilerisinde bir medeniyetti ve kıdemli tanrıları Annunakiler’e saygı duyup tapıyorlardı.
Sümerleri araştıran ve Annunakiler ile ilgili varsayımları ileri süren önemli isim Zecharia Sitchin’dir. Sizce Zecharia Sitchin’ın ileriye sürdüğü “Uzaylı Atalar” Teorisi ya da yorumu kulağa nasıl geliyor? Dünyadaki yaşamın tohumları uzaydan atılmış, olabilir mi? Kulağa ne kadar inandırıcı geliyor? Ama kesinlikle ilginç değil mi?
Zecharia Sitchin Kimdir?
Zecharia Sitchin, (d. 11 Temmuz 1920, Bakü, Azerbaycan – ö. 9 Ekim 2010, New York) on kitaplık “Dünya Tarihçesi” adlı kitap serisiyle tanınmış, Yahudi asıllı bilim adamı, sümerologdur. Çivi yazısı dışında hiç bilinmeyen “ölü diller” konusunda da çalışmaları vardır.
Sitchin pre-astronotiğin tanınmış bir temsilcisidir. Kitaplarında, Hristiyanlık öncesi antik Sümer çivi yazılı metinlerin çevirisine dayanan teorisinde, tarih öncesi çağlardaki varsayımsal bir onikinci gezegen olan Nibiru tarafından Anunnaki adındaki uzaylılar kendi gezegenlerindeki (Niburu) atmosfer zararını onarabilmek için dünyamıza gelip çalıştırmak için ilkel işçi olarak insanı yaratmıştı. Çevirdiği tabletlerden yola çıkarak Nibiru gezegeninin güneşin etrafında 3.600 yıllık eliptik bir yörüngede olduğunu iddia etti. Sitchin’in kitapları dünya çapında milyonlarca kopya satmış ve 25’ten fazla dile çevrilmiştir.