Mersin’in kabuklu kırmızı mercimek üzerine çalışan ilk kuruluşlarından olan Natural Gıda A.Ş., 1980’li yıllardan bu yana sektördeki gelişmeleri yakından izleyen ve Türkiye mercimek ticaretine yön veren piyasadaki önemli aktörlerden biridir. Küresel düzeyde ithalat ihracat işlemleri gerçekleştiren Natural Gıda A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Hayri Kolukısa ile rapor konumuzu tartıştık ve kendisinden önemli bilgiler edindik. La Recolte Du Monde 8. Sayımızda yer alma inceliğini gösterdiği için Hayri Kolukısa’ya teşekkür ediyor ve röportajımıza başlıyoruz.
Hayri Kolukısa, sizi tanıyabilir miyiz?
1957 yılında Gaziantep’te dünyaya geldim. Üniversite eğitimimi 1980 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Makina Mühendisliği Bölümü’nde tamamladım. 1946 yılından beri bakliyat ve hububat ticareti ile ilgilenen bir ailenin 3. Kuşak mensubuyum. Benden sonra bu geleneği oğullarım Kıvanç Kolukısa ile Andaç Kolukısa sürdürüyor. Kıvanç, Sabancı Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği Bölümü’nden mezun olup TOBB Genç Girişimciler İcra Kurulu Üyesi ve Mersin GİAD Yönetim Kurulu Üyesidir; Andaç ise yine Sabancı Üniversitesi Üretim Sistemleri Mühendisliği Bölümü’nden mezun, ABD’de MBA yaptıktan sonra Mersin Üniversitesi’nde Finans Doktorası yapmaktadır. Aynı zamanda Global Pulse Confederation Young Professional Koordinatörlüğünü yürütmektedir. Oğullarım ailemizin bu sektörde 4. Kuşak temsilcileridir.
1988 yılından itibaren kırmızı mercimek imalatı, ithalatı ve ihracatı gerçekleştirmekteyiz. Bakliyat sektöründe özellikle kırmızı mercimek alanındaki sektörel büyümeyi fark ederek 2000 yılında Gaziantep’ deki tesislerimizi Mersin’e taşınmaya ve burada tesis kurmaya karar verdim. Gaziantep’ten Mersin’e gelerek mercimek imalatı yapan ilk kişilerden biriyim. Mersin, geçmişten günümüze bir liman şehri olması sebebiyle önemli bir ticaret merkezi olmuştur.
Hayri Bey, Natural Gıda hakkında bilgi verir misiniz?
Natural Gıda A.Ş., 20 bin metrekarede alan üzerine kurulmuştur. 13bin 500 metrekare kapalı alan bulunmaktadır. İşletmemiz üzerinde mercimek, nohut, fasulye ve kimyon işleme tesisleri yer almaktadır.
Temel işimiz kabuklu kırmızı mercimek olmakla birlikte bünyemizde başka bakliyat ürünleri de bulunmaktadır. Mercimek dışında 2008’den beri nohut ve fasulye konusunda da iddialıyız. Fasulye Mısır, Arjantin, Çin, Amerika, Kırgizistan ve Kanada gibi ülkelerden; Nohutu ise, Meksika, Arjantin, Kanada, Fas, Avustralya, ABD ve Hindistan gibi ülkelerden ithal ediliyor. Bu ürünlerin transit ticaretini de gerçekleştiriyoruz.
Yurtdışından ithal ettiğimiz ürünleri tesislerimizde işleyerek %90’ ınını yurtdışı pazarına ihraç eden bir olup, uluslararası arenada Türkiye’yi temsil etmekteyiz.
2015 yılı içerisinde gerçekleştirdiğimiz son teknoloji yatırımı ile birlikte üretim kapasitemizde ve kalitemizde kayda değer bir artış yaşandı. Şu an tesisimizde günlük 250 ton mercimek işleme ve nihai ürün paketleme kapasitesine sahibiz. Ayrıca yıllık ortalama 20-25 bin ton mercimek ihracatı yapmaktayız.
Natural Gıda A.Ş. tesislerinde verilen hizmeti diğerlerinden farklı kılan özellikleri nelerdir?
Natural Gıda A.Ş. olarak, mercimek işleme tesisimizin dışında, 2015 yılı sonunda kurduğumuz lojistik tesisi ile de piyasada fark yaratmayı hedefliyoruz. Bu Bölüm, 12 dönüm arsa üzerinde, 8 bin 500 metrekare alanda yükseliyor. 10 adet yüksek hacimli depolama alanı bulunan Lojistik Bölümümüzde ithal ettiğimiz ürünleri depolamaktayız. Bu yatırımın firmamızı daha ileriye taşıyacağı kanaatindeyiz.
Hayri Bey, lojistik bölümü firmanıza ne gibi bir artı kazandıracak?
Firmamız global ölçekli ithalat ve ihracat işlemleri gerçekleştirdiği için tedarik zincirini sağlıklı kurmak ve ürünü güvenilir bir şekilde farklı oranlarda depolamak bizim için önem arz etmektedir.
Uluslararası Bakliyat Piyasasındaki arz- talep durumlarını aylar öncesinden analiz ederek işlem yapmakta olduğumuz ürünleri 1 ila 6 ay öncesinden temin etmek ve ticari hamlelerimizi belirlemek hususunda özenli davranıyoruz. “Ürün yıl içerisine nerede ekildi? Rekolte ne olacak? Hangi ülkeler ürün talep edecek?” gibi soruların yanıtını aylar öncesinden vererek ticari pozisyonumuzu belirliyor ve kontaklar kurarak satış sürecimizi yönetiyoruz.
Bu noktada, lojistik bölümümüz bizim için önem arz ediyor ve beklentileri karşılayacak oranda ürünü stoklama ve ulaştırma avantajı sağlıyor.
Uluslararası bakliyat ticareti yapan bir kuruluş olarak sektördeki yenilikleri ve gelişmeleri nasıl takip ediyorsunuz?
Sektörün nabzını tutmak için düzenli ve sıklıkla iş gezilerine çıkıyoruz. Özellikle yoğun iş bağlantılarımızın olduğu destinasyonlara yöneliyoruz. Yıl içerisinde düzenli olarak ithalat ve ihracat yaptığımız ülkelere müşteri ziyaretleri gerçekleştiriyoruz.
Ayrıca, sektörel fuar ve sempozyumları da düzenli olarak takip ediyoruz. Uluslararası Bakliyat Konfederasyonu olan Global Pulse Confederation’ın toplantılarına, SIAL, ANUGA, GULFOOD, Indian Pulse Conclave, CSCA gibi organizasyonlara katılmaktayız. Bu da iş hayatındaki başarımızı olumlu etkiliyor.
Hayri Bey sizi ve Natural Gıda’yı tanıdıktan sonra, bu sayımızda işlediğimiz “mercimek” konusuna gelmek istiyorum. Mercimek alanındaki engin bilgilerinize istinaden sormak istiyorum. Mercimek üretiminde öncü ülkeler hangileridir ve bu yıl ki rekolte tahminlerinizi sizden öğrenebilir miyiz?
Mercimeğin ana vatanı, şu anki Etiyopya ve Sudan’ ı kapsayan eski Habeşistan’dır. Oradan Hint yarımadasına geçmiş ve dünyaya yayılmıştır. Dünyada kabuklu kırmızı mercimek üretimi yaklaşık olarak 5 milyon ton civarındadır. Şuanda dünyada mercimek üretiminde başı çeken ülke ise Kanada’dır. Kanada dışında, Avustralya, Suriye, Hindistan, Türkiye ve az oranda Etiyopya’da mercimek üretilmektedir.
Yaklaşık üretim miktarları vermem gerekirse; 2 milyon ton Kanada, 1 milyon ton Hindistan, 400 bin ton Amerika, 400 bin ton Türkiye, 150 bin ton Suriye ve Avusturalya’da 200 bin ton civarı mercimek üretilmektedir.
Kanada’nın en çok mercimek ihraç eden ülke olmasındaki etkenler nelerdir?
Öncelikle, geniş arazilerde yüksek oranlarda üretim gerçekleştirilmekte Türkiye’de ise 100- 200 dönümlük küçük alanlarda ekim yapılırken Kanada’da 8 bin ila 15 bin dönümlük alanlarda ekim yapılıyor. İkinci olarak da Kanada İç Piyasası’nda mercimek tüketimi çok düşük ve dolayısıyla bu üretim, tamamen yurtdışına ihraç ediliyor. Bir kerede, talep edilen, yüksek oranlarda ürünü sevk edebiliyorlar. Bu da Kanada’yı tercih edilir kılıyor.
Mercimek üreticisi ülke Kanada. Peki, mercimek ticaretini belirleyen ülke hangisidir? Başka türlü soracak olursak; mercimek ticaretinin borsası nerede yer almakta ve neden?
Ticaret yapılan mercimek miktarı 2 milyon ila 2 milyon 500 bin tondur. Dünya mercimek ticaretinde belirleyici ülke ise Hindistan’dır. Neden Hindistan? Çünkü, dünyada en çok bakliyat tüketen ülke Hindistan. Bu ülkedeki mercimek üretiminin oranı ya da ülkenin bu konudaki kendine yeterliliği mercimek ticaretindeki hareketi etkiliyor.
Türkiye’de, bu yılki mercimek rekoltesi nedir?
Türkiye geçmiş yıllarda ortalama 600 ila 700 bin tonlara yakın üretim yapılıyordu. 2016 yılında ise beklenen ürün 300 ila 350 bin ton civarındadır. Bu oranla dünya mercimek piyasasında Türkiye’nin belirleyici bir fonksiyonu söz konusu değil. Çalışma koşullarımızda da çok büyük farklar var. Bugün Kanada ile çalışan bir firma bir kerede 5 bin- 10 bin ton ürünü bir sözle bağlayabiliyorken, Türkiye’de 100 ton malı bir çiftçiden temin edemiyoruz.
Türkiye’deki bu düşüşü nasıl yorumluyorsunuz? Sizin kurum olarak süreci iyileştirmek için yürüttüğünüz herhangi bir politika var mı? Bakliyat sektöründe karlı ticaret nasıl yakalanır?
Mercimek ürünü, 3. Dünya ülkelerinde ya da sağlıklı beslenme konusunda duyarlı ve organik başlığı altında 1. Dünya ülkelerinde tüketilen bir ürün. Bu ürün kullanımını yaygınlaştırmak için daha sanayileştirmek ve pazarlama aşamasında inovatif fikirlere ihtiyaç var. Fark yaratarak ancak sektörde dikkat çekebiliriz.
Peki nasıl fark yaratılır?
Biz Natural Gıda olarak, ürüne artı değer kazandıracak özellikler üzerinde çalışıyoruz. AR- GE çalışması bizim için önemli. Mercimek ve mercimek yan ürünlerini nasıl daha iyi değerlendirir ve değerli bir sanayi ürününe nasıl dönüştürürüz diye kafa yoruyoruz. TÜBİTAK ve Hacettepe Üniversitesi Teknoparkı ile ortak çalışmalarımız sürüyor. Biz üzerimize düşeni bu anlamda yaptığımıza inanıyoruz, sektördeki diğer firmaların da bu türlü arayışları girişmesi gerektiği düşüncesindeyim.
Türkiye’de mercimek sektörünün geleceği ile ilgili öngörüleriniz nelerdir?
Türkiye’de mercimek ekimi daha da azalacak. Bu kötü bir tarım politikamız olduğundan değil, tam aksine iyi tarım politikası sürdürüldüğünden. Şöyle ki; Güneydoğu Anadolu mercimek ekimi konusunda en önemli bölge ve 10 yıl önce sulanmayan topraklar bugün %73 oranında sulanıyor. Bölge çiftçisi, kurak iklim ürünü mercimek yerine daha çok kar getiren bitkileri ekiyor ya da ikinci ürün ekebileceği bitkilere yöneliyor. Dünya ile rekabet edebilmek için küresel trendleri yakından takip etmek gerekiyor.
Yakın dönemde sektörü ilgilendiren bir etkinlikte yer aldınız mı?
Bu sene Dünya Bakliyat Konfederasyonu’nun toplantısı İzmir, Çeşme’de 17- 19 Mayıs tarihleri arasında düzenlendi. Dünyadan sektörümüzde çalışan 700 firma ve biz oradaydık. Bu etkinliğin ardından Natural Gıda olarak, 17 ülkeden 50 firma yetkilisini konuk ettiğimiz bir davet düzenledik. Çeşme, Aya Yorgi Koy’unda bulunan Kafe Pi’de bir araya gelindi ve misafirlerimize Türk misafirperverliğini gösterirken, Natural Gıda olarak onları ağırlama fırsatı yakaladık.
Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Rusya, Türki Cumhuriyetler, Kuzey Avrupa ülkeleri ( İsveç, Norveç, Danimarka) gibi pek çok ülke mercimek tüketilmemektedir. Mercimek tüketimini arttırmak için tanıtıcı faaliyetlerde bulunulmalı ve yeni teknolojiler ile farklılıklara imza atarak küreselleşen piyasalarda inovatif yönlemlerimizle ön plana çıkmalıyız.